6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem bir çok kayıp ve acı ile beraber  hukuki sorunları da beraberinde getirdi. Depremin Cezai ve İdari hukuk sorumluluğu açısından etkilerine yazılarımızda yer vermeye devam edeceğiz.   Depremde son açıklanan verilere göre  61 bin 722 binanın acil yıkılması gereken ağır hasarlı, 13 bin 917 binanın orta hasarlı  olduğu tespit edildi. Binalırın bağımsız bölümlerini de hesaba kattığımızda çok büyük bir rakam, binlerce ailenin mağduriyeti ortaya çıkıyor. İçinde bulunduğumuz elim durum bize aynı zamanda çarelerin üretilmesi,şehirlerimizin yeniden eski hale dönüştürülmesi için sorumluluk da yüklüyor. Depremde evi yıkılanlar, ağır  hasarlı olan hak sahiplerinin bazılarının evi yeniden yapılacak ya da inşaat kredisinden yararlanabilecekler. Bu konuda hukuk büromuza sıkça sorulan soruları bir başlıkta derledik.

Yıkılan Binalarda Yeniden Yapım ve İnşaat Kredisinden Faydalanabilecek Hak Sahipleri Kimlerdir?

7269 sayılı Afetler Kanununun 1051 sayılı Kanunla değiştirilen 29 uncu maddesi gereğince hazırlanan yönetlemeliğe “Hak sahibi” deyimi, afetzedelerin, yıkılan veya ağır hasar gören binalarla olan mülkiyet ilişkilerini ve yeniden yapılacak binalardan veya verilecek inşaat kredisinden yararlanabilme durumlarını ifade etmektedir. Yönetmelikte hak sahipliği konusunda birden çok ihtimale yer verilmiştir. Bunları açıklayacak olursak : 

Kendilerine ait konutları zarar görenlerin durumu:

 a) Afet sebebiyle, kendilerine ait bulunan konutları yıkılan, yanan veya oturulamayacak derecede ağır hasar gören afetzede aileler,

b) Kendilerine ait konutları muhtemel bir afete maruz bulunan aileler,

c) Afet gören yerlerin bitişiğinde veya yakınında, üzerinde bina yaptırılmak üzere İmar ve İskan Bakanlığınca tespit edilip imar planına dahil edilen veya bu konutları için kıymet belgesi verilen aileler,

Hak sahibi sayılırlar ve bu ailelere yeniden konut yapılır veya konut kredisi verilir.

Ebeveynine ait konutta oturan evli kişilerin durumu:

Bu durumda iki ihtimal daha mevcuttur : 

Birinci ihtimalde; hak sahibi ebeveyni ile birlikte oturan evli kişiler varsa, sadece ebeveyne ait olmak üzere bir konut verilir.

İkinci ihtimalde;  Ebeveynine ait başka bir konutta ebeveyninden ayrı olarak oturmakta olan evli kişilerden her biri, ayrı ayrı olmak üzere hak sahibi sayılmaktadırlar.

İşin özü: aynı evde anne baba ile yaşayan evli kişiler varsa bir konut konut veriliyor, anne babadan ayrı bir konutta oturan evli kişiler varsa bunlar ayrı ayrı hak sahibi olabiliyorlar. 

Müşterek konutları zarar görenlerin durumu:

Afet sebebiyle, iştirak veya müşterek mülk halindeki konutları yıkılan, yanan veya oturulamayacak derecede ağır hasar görenlere,

b) İştirak veya müşterek mülk halindeki konutları muhtemel bir afete maruz bulunanlara,

c) Afet gören yerlerin bitişiğinde veya yakınında, üzerinde bina yaptırılmak üzere İmar ve İskan Bakanlığınca tespit edilip imar planına dahil edilen kısımlar içindeki iştirak veya müşterek mülkiyet halindeki konutları istimlak edilen veya bu konutları için kıymet belgesi verilenlere,

Yine aynı şekilde hisseli olmak üzere sadece bir konut yapılır veya bir konut için kredi verilir.

Ancak  belirtilen iştirak veya müşterek mülk halindeki konutlarda birden fazla hissedar “aile” birlikte oturmakta ise, bu aileler ayrı ayrı hak sahibi sayılırlar.

Başka konutu olanların durumu:

Yukarıdaki maddelere göre, afetten doğrudan doğruya veya dolaylı olarak zarar gördükleri tespit edilen veya zarar görmeleri muhtemel bulunan kimselerden, kendisine veya eşine ait o yerde müstakil başka konutu veya dairesi bulunanlar hak sahibi sayılmazlar ve bu gibilere yeniden konut yapılmaz ve konut kredisi verilmez.

Bu tespitin yapılmasında, talep ve taahhütnamelerin incelenme tarihi esas alınır.

Birden fazla konutu zarar görenler veya görmesi muhtemel olanlar, sadece bir konut için hak sahibi olabilirler.

Yani eğer yıkılan ya da ağır hasar gören konutunuz dışında, eşinizin ya da sizin adınıza kayıtlı bir konutunuz varsa kredi ya da yeni yapılan ev için başvuru yapamazsınız. 

İşyerlerinin zarar görmesi halinde:

Afet sebebiyle, dükkan ve fırın gibi işyerleri yıkılan, yanan veya kullanılmayacak derecede ağır hasar gören kimseler hak sahibi sayılabilir; bu kimselere yine aynı neviden işyeri yapmaları için inşaat kredisi verilebilir.

İşyeri iştirak veya müşterek mülk halinde ise, hissedarlara yine aynı şekilde hisseli olmak üzere aynı neviden bir işyeri için inşaat kredisi verilebilir.

O yerde kendisine veya eşine ait müstakil başka bir işyeri bulunanlar bu krediden faydalanamazlar. Konutta geçerli kurallar iş yeri kredisi için de geçerli sayılmaktadır. 

Hakkın değiştirilmesi mümkün müdür?

Bu soruya yanıt verecek olursak, yönetmeliğe göre Hak sahipliği, ilişkin bulunduğu konut, ya da işyeri için hüküm ifade eder; konuta ilişkin hak sahipliğin işyerine, işyerine ilişkin hak sahipliğin de konuta tebdili (değiştirilmesi) mümkün değildir.

Afetzedelik ve buna ilişkin hak sahipliği üçüncü şahıslara devrolunubabilir mi?

Afetzedelik ve buna ilişkin hak sahipliği üçüncü şahıslara devrolunamaz. Afetten zarar gören bir taşınmaz malı, afetten sonra satış veya başka şekillerle devralan üçüncü şahıslar da hak sahibi niteliğini kazanamazlar.

Konutu ve işyeri birlikte zarar görenler ayrı ayrı hak sahibi olur mu?

Bir kimse, konut ve işyerinin birlikte zarar görmesi halinde, hem konut ve hem de işyeri için ayrı ayrı hak sahibi olabilir.

Ölen afetzedelerin haklarını mirasçılar kullanabilir mi?

Ölen bir kimsenin afetzedeliğe ve hak sahipliğine ilişkin hakları mirasçılarına geçer. Mirasçılar birden fazla ise, kendilerine ve eşlerine ait konutu olup olmadığına bakılmaksızın birlikte hak sahibi sayılırlar.

Mirasçılar birlikte borçlandırılır. Ancak; mirasçılar istekleri halinde bu haklarından feragat edebilirler.

Mülkiyet durumu nasıl kanıtlanır?

Konut ve işyerlerine ilişkin mülkiyet rabıtası sırasıyla, tapu senedi, tasarruf belgeleri, vergi kayıtları ve diğer resmi belge ve kayıtlarla tevsik olunur.(belgelenir.)

Mülkiyetin ispatı için tapu senedi gibi resmi belge yoksa ne yapılmalıdır?

Bu belge ve kayıtların bulunmaması halinde mahalle veya köy muhtarlıklarından alınacak ilgili mülkiye amirine tasdik ettirilmiş ilmühabere istinat edilir.

Kiracı ve misafir durumunda olanlar hak sahibi olabilir mi?

Kiracı ve misafir durumunda olanlar, bu nitelikleri sebebiyle, hak sahibi olamazlar.

Talep ve taahhütname alınmasına ilişkin ilan ne zaman ve ne şekilde yapılır?

Bu Yönetmelikte belirtilen esaslara ve kıstaslara göre hak sahibi niteliğini taşıyanların, talep ve taahhütname vermelerini sağlamak üzere durum mahallinde ilan olunur. İlanın şekli ve süresi mahallin şartlarına ve imkanlarına göre ilgili mülkiye amirlerince tespit ve takdir olunur.

İlan metninde, yapılacak inşaat yardımının amacı, mahiyeti, şekli, şartları, kimlerin hak sahibi olabilecekleri, talep ve taahhütname verme süresi ve benzer hususlar belirtilir.

İlanın yapıldığı, bir tutanakla belgelendirilir.

Talep ve taahhütname ne kadar süre içinde verilir?

Hak sahibi durumunda olanlardan, inşaat kredisi verilmesini yada bina yaptırılmasını isteyenlerin16 ncı maddede belirtilen ilanın yapıldığı günden itibaren iki aylık süre içinde mahallin en büyük mülkiye amirine yazılı olarak talep ve taahhütname vermeleri şarttır.

Afet gören yerlerin bitişiğinde veya yakınında, üzerinde bina yaptırılmak üzere tespit edilip imar planına dahil edilen kısımlar içinde binaları kamulaştırılanlar için bu süre, kamulaştırma kararının kendilerine bildirilmesinden veya bu durumun ilanından itibaren hesaplanır.

Hastalık, askerlik ve benzer sebeplerle, süresinde talep ve taahhütname verme imkanı bulamayanların durumları İmar ve İskan Bakanlığınca takdir edilir.

Talep ve taahhütnamenin kapsamı nedir?

Madde 18- Talep ve taahhütname metninde: Afet yerinin il, ilçe, bucak, mahalle ve köy itibariyle adı, hak sahibinin kimliği ve adresi, olmuş veya muhtemel afetin türü, talebin mahiyeti ve konusu, kanundan ve ilgili yönetmelikten doğan yükümlülük ve şartlarla İmar ve İskan Bakanlığınca uygulama metodu, yapı tipleri, yapı kısımları ve boyutları, yerleşme yeri, inşaat süresi, borçlandırma şekil ve süresi ve diğer konularda tespit edilecek şartlara ve esaslara uyulacağı belirtilir.

Talep ve taahhütname bir tek metin halinde düzenlendikten sonra hak sahibi tarafından imza edilir ve ilgili mahalle ve köy muhtarlığınca tasdik olunur.

Talep ve taahhütnameyi kimler verebilir?

Talep ve taahhütname, bu Yönetmelikte nitelikleri belirtilen hak sahibi kimseler veya bunların vekilleri tarafından verilir. Reşit olmayanları, temyiz kudreti bulunmayanları veli ve vasileri temsil ederler.

Maddi ve usulü hatalar ve noksanlıklar talep ve taahhütnameyi hükümsüz kılmaz; ancak bu hataların ve noksanlıkların ilgililerce giderilmesi sağlanır.

Bir bina için birlikte hak sahibi sayılanlar talep ve taahhütnamelerini müştereken verebilecekleri gibi, ayrı ayrı da verebilirler.

İnceleme Komisyonunun hak sahibi listelerinin düzenlenmesi:

Komisyon, talep ve taahhütnameleri en kısa zamanda inceleyip değerlendirerek hak sahipleri listesini düzenler. İnceleme sırasında, hasar tespit, jeolog ve DSİ raporlarından da yararlanılır. Hak sahipleri listesinde afetzedelerin adı, soyadı, doğum tarihi ve baba adları belirtilir.

Talep ve taahhütname verenler arasında, bu Yönetmelikte tespit olunan esaslara ve kıstaslara göre hak sahibi niteliğini taşımayanlar varsa, bunlar gerekçeleriyle birlikte ayrı bir listede gösterilir.

Listeler düzenlendikten sonra, komisyon üyeleri tarafından imzalanır ve durum ayrıca bir tutanakla belgelendirilir.

Hak sahipleri listesi ile tutanaktan birer nüsha İmar ve İskan Bakanlığına gönderilir.

Hak sahibi başvurularının reddedildiğine ilişkin tebligat yapılır mı ?

Hak sahibi olmadıkları anlaşılanlara durum yazılı olarak tebliğ olunur.

Hak sahibi başvurularının reddine itiraz kaç gün içinde olmalıdır?

Başvurunuzuun reddedildiğine ilişkin evrakın  tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 günlük süre içinde ilgililer itirazda bulunabilirler. İtiraz komisyonca incelenerek karara bağlanır.

Hak sahipleri ve itiraz konusunda nihai karar İmar ve İskan Bakanlığınca verilir.

Hak sahipliğinden feragat mümkün müdür?

Talep ve taahhütname verenlerden hak sahibi oldukları tespit olunan afetzedelerden:

a) İhale suretiyle yapılacak inşaatlarda ihale tarihinden,

b) Emanet usulü ile yapılacak inşaatlarda emanet kararının alınması tarihinden,

c) Evini yapana yardım metodu uygulaması yapılacak yerlerde ise, arsaların elde edilmesi işlemlerinin sonuçlanmasından,Önce yazılı olarak baş vurmak suretiyle hak sahipliğinden feragat edebilirler.

 

El ve işbirliği içinde kara günlerin üstesinden geleceğimizi ümit ediyor; milletimize kaybettiğimiz canlar için sabır ve başsağlı diliyoruz.