Mirasçılar Kimdir?

Hukuk sistemimizde iki tür mirasçı vardır. Bunlar yasal mirasçı ve atanmış mirasçıdır. Yasal mirasçı kanun tarafından belirlenmiş, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununda düzenlenmiş olan kişilere denir. Buna göre miras bırakanın kan hısımları, evlatlık ve altsoyu ile sağ kalan eş yasal mirasçıdır. Atanmış mirasçı ise miras bırakanın özgür iradesi neticesinde belirli kişileri mirasçı olarak belirlemesi halinde mirasçı sıfatı kazanan kimselerdir.

Yasal Mirasçılar Kimlerdir?

KAN HISIMLARI

Miras Bırakanın Alt Soyu : Çocuklar ve çocukların ölmüş olması halinde onların çocukları

Ana ve Baba : Anne ve babanın ölmüş olması halinde onların alt soyları

Büyük Ana ve Büyük Baba : Altsoyu, ana ve babası ve onların altsoyu bulunmayan miras bırakanın mirasçıları, büyük ana ve büyük babalarıdır.

Evlilik Dışı Hısımlar : Evlilik dışında doğmuş ve soybağı, tanıma veya hakim hükmüyle kurulmuş olanlar

SAĞ KALAN EŞ

Sağ kalan eşin miras payı kiminle birlikte mirasçı olduğuna göre değişmektedir. Buna göre:

Miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa, mirasın 1/4’ü,

Miras bırakanın ana ve baba zümresi ile birlikte mirasçı olursa, mirasın 1/2’si,

Miras bırakanın büyük ana ve büyük babaları ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olursa, mirasın 3/4’ü, bunlar da yoksa mirasın tamamı eşe kalır.

EVLATLIK

Evlatlık miras bırakana kan hısmıymış gibi mirasçı olacaktır. Evlatlığın birinci zümrede yer alan evlilik için çocuktan bir farkı bulunmaz. Evlatlığın altsoyu da aynı şekilde mirasçıdır. Bununla birlikte evlatlığın, kendi ailesindeki mirasçı sıfatı da yine devam etmektedir. Yani evlat edinilen bir kişi hem evlat edinildiği ailenin hem de biyolojik ailesinin mirasçısı olabilmektedir. Buna karşılık evlatlık bakımından mirasçılık tek taraflıdır. Evlat edinen, evlatlığın yasal mirasçısı olmaz. Evlat edinenin kan hısımları olan babası, annesi, kardeşi vb. için de evlatlık mirasçı olamayacaktır.

DEVLET

Şayet bir kişinin ölümü anında mirasçısı yok ise ölenin mirası Devlet’e geçecektir.

Miras Paylaşımı Oranları Nasıl Belirlenir?

Miras paylaşım oranları yasal mirasçılar arasında kanunda belirtilen oranlarda ölen kişinin sağ kalan eşinin varlığına göre değişmektedir. Onun dışındaki mirasçılar eşit oranlarda miras payı alırlar. Örneğin sağ kalan eş ve 2 çocuk yasal miraçı oldu ise; sağ kalan eş mirasın 1/4’üne, çocukların her biri mirasın 3/8’ine hak kazanacaktır. Yine sağ kalan eşin miras payı da hangi zümre ile mirasçı olduğuna göre farklılık gösterecektir.

Mirasçılık Belgesi/Veraset İlamı Nedir?

Yasal miras paylarının ne kadar olacağı Kanunda belirlenmiştir. Miras bırakanın mirasçılarının kim olduğunu ve bu kişilerin pay oranlarını gösteren belgeye mirasçılık belgesi veya bir diğer adıyla veraset ilamı denir.

Mirasçılık belgesi mirasçılardan herhangi biri tarafından Noterliklere başvurularak alınabilecektir. Ancak yabancılık unsuru bulunuyorsa mirasçılık belgesinin düzenlenmesinin Sulh Hukuk Mahkemelerinden talep edilmesi gerekmektedir. Mirasçılık belgesinin alınabilmesi için tüm mirasçıların birlikte hareket etmesine gerek yoktur. Mirasçılardan biri Notere giderek veya Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açarak mirasçılık belgesi alabilir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi mirasçılık belgesi herhangi bir mal varlığını tespit etmez yalnızca miras bırakanın aktif veya pasif herhangi bir mal varlığı var ise bunun paylaşım oranının ne olacağını ve kimler arasında paylaşılacağını gösterir.

Miras Bırakanın Malları Nasıl Tespit Edilir?

Miras bırakanın aktif ve pasif tüm malvarlığı değerlerine tereke ismi verilmektedir. Taşınır, taşınmaz mallar (ev, arsa, tarla, araç, para vb.) ile miras bırakanın her türlü borcu (senet borcu, vergi borçları, dava neticesinde ödeme kararı verilmesi vb.) miras bırakanın ölümü ile birlikte mirasçılarına geçmektedir. Mirasçılık belgesini alan mirasçı, miras bırakanın malları konusunda bilgi sahibi değilse tereke tespiti davası açarak mahkeme tarafından miras bırakanın malvarlıklarının tespit edilmesini isteyebilir. Bu dava ile miras bırakanın aktif ve pasif tüm varlıkları tespit edilir ve devamında paylaşım işlemleri başlar.

Miras Taksim Sözleşmesi Nedir?

Miras paylaşımı için tarafların uzlaşma sağlayarak terekedeki mal varlıklarının ne şekilde taksim edileceği konusunda anlaşması halinde miras taksim sözleşmesi düzenlenerek taraflar anlaşmanın detaylarını imza altına alıp noterde onaylatabilirler. Sözleşmenin noter huzurunda imzalanmış olması bir geçerlilik koşulu değilse de uygulanabilirliği açısından noter huzurunda yapılması tavsiye edilmektedir. Çünkü sözleşmenin noterlikçe onaylanmış olması miras taksim sözleşmesinin, mirasçılardan her birinin tek başına uygulanmasını sağlama imkanı tanımaktadır.

Örneğin miras bırakana ait evlerden birinin mirasçılardan birine ait olacağı kararlaştırılmışsa Noter huzurunda tanzim edilmiş bir miras taksim sözleşmesi ile ilgili tapu müdürlüğüne giden mirasçı gerekli işlemleri yaparak ilgili taşınmazın devrini gerçekleştirebilir. Miras taksim sözleşmeleri mülkiyetin devri gibi bir takım önemli işlemleri barındıracağından eksiksiz bir şekilde hazırlanması önemlidir. Aksi takdirde sözleşme tarafların iradelerini yansıtıyor olsa bile uygulamada sorun yaşanabilecektir. Bu nedenle miras taksim sözleşmelerinin alanında uzman bir miras avukatı tarafından hazırlanmasını ve bu süreçle ilgili hukuki danışmanlık alınmasını tavsiye etmekteyiz.

Miras Paylaşımında Anlaşma Sağlanamaması ve Ortaklığın Giderilmesi Davası

Miras bırakanın vefatının ardından miras malları mirasçılara geçer. Mirasçıların bu mallar üzerindeki ortaklığına el birliği mülkiyeti adı verilir. Elbirliği ile mülkiyette tapuda hisse oranları yani paylar yoktur. Bu durumda mirasçılar miras mallarının aynen taksim edilmesi konusunda anlaşma sağlayabilirler. Yani hangi malı kimin alacağına karar verip mülkiyetin devri için gerekli işlemleri gerçekleştirmek için kendileri veya vekilleri aracılığıyla tüm mirasçılar bir araya gelmelidir. Örneğin taşınmazlar devredilecekse tapu müdürlüğüne tüm mirasçılar aynı anda birlikte gitmeli ve devir işlemlerini gerçekleştirmelidir.

İşte bu şekilde anlaşma sağlanamazsa ve miras mallarının paylaşımı isteniyorsa mirasçılardan herhangi biri yetkili Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi talebini dava yolu ile ileri sürebilir. Taşınır ve taşınmaz tüm malların satılmasını ve satış neticesinde satış masrafları mahsup edilerek tüm mirasçılara miras paylarının satış bedelinden paylaştırılmasını her bir mirasçı bu yolla sağlayabilir. Ortaklığın giderilmesi davasında mirasçılardan herhangi birinin miras malının satılmasını istemiyor olması önem arz etmez. Satış açık artırma yolu ile gerçekleşebilir ve bu durumda mirasçıların ön alım hakkı olmaz.

Mirasçılar ortaklığın giderilmesinin aynen taksim yolu ile yapılmasını da talep edebilecektir. Miras mallarının ayın halinde paylaşımı mümkünse ortaklık bu yol ile de giderilebilir. Bunun tespitini ortaklığın giderilmesi davasını görmekte olan Mahkeme bilirkişi incelemesi ile tespit edecektir.

Bankalardaki Paraların Paylaşılması

Uygulamada karşılaşılan tipik sorunlardan biri de miras bırakanın bankalardaki paralarının mirasçıların tamamı aynı anda bankaya gitmezse bankanın mirasçılara payları oranında paraları paylaştırmıyor olmasıdır. Miras bırakan öldükten sonra bankada paraların alınabilmesi için ya mirasçılar hep birlikte mirasçılık belgesi ile birlikte bankaya gideceklerdir ya da paylı mülkiyete çevirme davası açarak bankadaki paraların paylarının Mahkemece belirlenmesini isteyecektir. Bu durumda mahkeme kararı ile bankaya giden mirasçı kendi payına düşen parayı diğer mirasçılar olmaksızın alabilecektir.

Unutulmamalıdır ki para, niteliği gereği ortaklığın giderilmesi davasına konu edilemeyecektir. Ortaklığın giderilmesi davası açarak bankadaki paraların da paylaştırılmasını talep etmeniz halinde Mahkeme davanızı bu yönden reddedecektir.

Nikahsız Eşin Miras Hakkı

Resmi nikahla evlenmeyen kişinin mirasçılığı bizim kanunumuzda belirlenmemiştir. Dolayısıyla nikahsız eş herhangi bir zümreye ait değildir. Bu nedenle nikahsız eşin mirasçı olabilmesi için iki seçenek bulunmaktadır. Bu durumda hem yasal miras payı hem de saklı payı söz konusu olmamaktadır. Resmi nikahla evlenmemiş olan eşin mirasçılığı vasiyetname yahut ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi ölüme bağlı bir tasarrufun yapılması ile mümkün olabilecektir.

Evlilik Dışı Doğan Çocukların Miras Hakkı

Anne ile soybağı doğum ile kurulur. Bu nedenle çocuk evlilik dışı olsa dahi anne ile çocuk arasındaki soybağının doğumla kurulması halinde çocuk, anneye mirasçı olacaktır. Ancak uygulamada bazen çocuk, resmi nikahlı olmayan eşin çocuğu olmasına rağmen, babanın resmi nikahla evli olduğu bir eşin varlığı nedeniyle çocuğun annesinin biyolojik annesi olarak nüfus kayıtlarına geçirilmediği görülmektedir. Bu gibi durumlarda nüfus kaydının düzeltilmesi davası açılarak anne ve çocuğun nüfus kayıtları düzeltilmeli ve miras ilişkisi bu yolla kurulmalıdır.

Evlilik dışı doğan çocuklar bakımından baba ile soybağının kurulmuş olmaması durumunda da soybağının tespiti davası veya tanıma yolu ile soybağının tesisi mümkündür. Soybağı kurulduktan sonra çocuk, babanın yasal mirasçısı olacaktır.Konu hakkında detaylı bilgi edinmek isterseniz hukuk büromuzla iletişime geçmenizi öneririz.