Ticari yaşam içinde ya da normal şekilde, zamanında ödenemeyen borçlar için; bankalar dışında, şirketler ya da şahıslar, icra ve haciz işlemleri başlatabilir. İcra takibi ve haciz işlemleri söz konusu olduğunda; sürecin doğru şekilde işlemesi, itiraz sürelerinin zamanında yapılması, itiraz dilekçelerinin doğru şekilde hazırlanması gibi birçok konu önem kazanır. Borcun toplu şekilde değil de taksitler şeklinde ödenmesi gibi farklı çözümler sunulan icra takibi işlemleri yanında; haciz işlemleri uygulanırken de kişilerin haksız şekilde gerçekleştirilebilen uygulamalara da itiraz etme hakkı bulunur.

Borç Nedir? Ne Zaman İcraya Verilir?

Borç; alacaklı kişinin borçludan istemeye hakkı olduğu ve borçlu kişinin de borcunu ödemekle yükümlü olduğu, hukuki bir ilişkidir. Borç, hukuken kanıtlanmış bir yükümlülük olmakla birlikte, vadesi gelen borcun zamanında ödenmemesi ve uzun süre ödenemeyen borcun, faiziyle birlikte ödenmesi de alacaklı borçlu ilişkisinde yer alır.

Bir borç için icra takibi ve haciz işlemleri başlatabilmek için; borcun var olduğunun, yasal olarak ispat edilmesi şartı vardır. Bu borcun ispat edilmesi süresi içinde, alacaklı borçlu tarafa, hatırlatma amaçlı tebligat yollar. Tebliğ edilme süresi içinde, herhangi bir cevap alınamazsa, borç bilgisi ihtarname olarak borçluya gönderilerek, borcu ödemesi istenir. Bu süre içinde de herhangi bir borç ödenmemesi durumunda; borçlunun mal varlığının araştırılması yapılarak, borca karşılık yeterli olan malların haciz işlemleri başlatılabilir.

İcra Takip Türleri Nelerdir?

İcra takibi; belli bir alacak için, yasal yollara başvurarak, cebri icra ile, borçludan borcunun tahsil edilmesi için gerçekleştirilen işlemlerdir. İcra takip türleri ilamlı icra ve ilamsız icra olarak ayrılır. İcra takibi ne tür olursa olsun; alacaklı İcra Dairesi aracılığıyla takip talebi ile icra işleminin başlatılmasındaki ilk adım atılır.

İlamsız İcra Nedir?

Mahkemenin sonuçlanma şeklini gösteren belge olan ilam, İcra Hukuku’nda ilamsız icra takibinde geçersizdir. Yani mahkemenin verdiği karara gerek duyulmadan icra takibi ve haciz işlemleri başlatılabilir.

İlamsız icra takip yolları, 3 şekilde gerçekleştirilir:

  • Genel haciz yoluyla takip
  • Kambiyo senetlerine özgü haciz
  • Kiralanmış taşınmazların tahliye edilmesi

İlamsız icra takibinde herhangi bir belgeye ihtiyaç olmadığı gibi, İcra Daireleri vasıtasıyla, icra takibi başlatılır.

İlamlı İcra Takibi Nasıl Yapılır?

Alacaklının borçlu kişiden alacağını tahsil etmesi amacıyla İcra Müdürlüğü’nde başlattığı icra takibi ve haciz işlemleri; mağduriyet yaratan durumun, taraflar için en kısa sürede ve en az kayıpla gerçekleştirilmesiyle sağlanır. İcra Hukuku’nda icra takip türlerinden biri olan ilamlı icranın başlatılabilmesi için, alacaklı kişide ilam ya da ilam niteliğinde kabul edilen bir belge bulunmalıdır. İlamlı icra takibine maruz kalan borçlu kişi, icra emrine itiraz etme hakkına sahip değildir. Burada borçlu tarafın yapabileceği tek şey, icra emrinin geri bırakılmasını istemektir.

İcra Takibi ve Haciz İşlemleri; İcra Takibi Ne Zaman Başlar?

İcra takibi ve haciz işlemleri kaç gün sürer konusu da icra türüne ve icra takibine göre değişir. İcra takibi başlaması için bazı aşamalar geçilmelidir. İcra takibi başlatmak için;

  • İcra Dairesi’ne dilekçe verilir.
  • İcra takip dilekçesi üzerine İcra Müdürlüğü’nden ödeme emri ya da ödeme emri ya da icra emri tebliğ edilir.

Bunun yanında Yargıtay’ın içtihadı birleştirme kararı olmadığı sürece, 3300 TL altındaki alacaklar için de icra takibi başlatılabilir.

İcra Takibine İtiraz Edilebilir mi?

İcra takibi, haciz işlemleri söz konusu olduğunda, sadece alacaklı değil, borçlu tarafın da yapması gereken işlemler bulunur. İcra takibine itiraz da bu işlemlerden bir tanesidir. Ödeme emrinin kesinleşmesinden önce, itirazın yapılması gerekir. Aksi durumda itiraz hakkı kaybolur ve dava açılması gerekir. Bu tür itirazların zamanında yapılması, icra takibi, haciz işlemleri konusunda prosedürlerin doğru şekilde işlemesi için, konusunda uzman icra avukatından destek alınmalıdır.

İcra Takibi ve Haciz İşlemleri; İcra Takibine İtiraz Sebepleri Nelerdir?

İcra takibi süreci, en hızlı sonuç veren takiplerdir. İcra takibine itiraz etmek için farklı birçok sebep olabilir. İcra takibinin yürütüldüğü İcra Dairesi’ne itiraz yapılır.

  • Herhangi bir borcun bulunmadığı
  • Borcun kısmen de olsa ödendiği
  • Borcun tamamının ödendiği
  • Borca dair yetki ve imza itirazları gibi farklı sebepler olabilir.

Ödeme emrine itiraz, sebepleriyle birlikte, en geç 7 gün içinde yapılmalı ve böylece hak düşürücü sebep süresi işletilmeye başlanmalıdır. İtiraz yazılı ya da sözlü yapılır. Ödeme emrine yapılan geçerli itiraz sonrasında icra takibi ve haciz işlemleri durur.

İcra Takibi ve Haciz İşlemleri; İcra Takibinde Gecikmiş İtiraz Süresi Var mıdır?

Ödeme emrine borçluya yüklenemeyen bir engelin, mücbir sebebin olması dolayısıyla itiraz edemeyen borçlu gecikmiş itiraz süresi ile, borç emrine itiraz edebilir. Bu şekilde yapılan itiraz, İcra Mahkemesi’ne yapılır. Gecikme nedenini oluşturan engellerin kalktığı tarih itibariyle, gecikmiş itiraz 3 gün içinde yapılmalıdır. Bu itiraz süresinde icra takibi kendiliğinden durmadığı gibi, İcra Mahkemesi, dosya üzerinden inceleme yaparak, kararını verir.

İcra Takibi ve Haciz İşlemleri; Haciz Ne Zaman Nelere Yapılır?

İcra takibi ve haciz işlemleri, ödeme emrinin kesinleşmesiyle birlikte yapılır. Alacaklı kişi, İcra Müdürlüğü’ne haciz talebini iletir. Yapılan araştırmada borçlunun taşınır ve taşınmaz malları üzerinden haciz şerhi işleme alınır. Aynı zamanda borçlu kişinin adresine fiili şekilde yapılacak hacizlerde, öncelikle alacaklı tarafından haciz yolluğu adı altında haciz ücretinin yatırılması gerekir. Haciz işlemlerinde; borçluya haber vermek, uyarı için ihtarname göndermek gibi bir zorunluluk yoktur.

  • Borca karşılık gelecek taşınır ve taşınmaz mallar
  • İcra ve İflas Kanunu’nda sayılan mal ve hakların dışındaki tüm malvarlığı
  • Borçlunun işçi ya da memur olmasına göre maaşın ¼ haciz işlemine tabidir.
  • Borçlu emekliyse, kişinin onayı olmadığı sürece, emekli maaşına el konulamaz.

İcra takibi ve haciz işlemleri için, haciz yapılacak adres, İcra Dairesi’nin yetki alanına girmiyorsa, adresteki yetkili İcra Müdürlüğü’ne haciz talimatı yazılarak, haciz işlemleri başlatılır. Haciz memurları tarafından ve gerektiğinde polis nezaretinde yapılan haciz işlemlerinde, haciz memurları haciz tutanağı tutarak, borçlu ve alacaklıya imzalatır.

 

İcra Takibi ve Haciz İşlemleri; Evde Haciz İşlemi Yapılabilir mi?

Çoğunlukla icra takibi ve haciz işlemleri muhatabı olan kişiler, eve hacze gelen memurlara zorluk çıkarabilir. Ancak icra memurları, evdeki tüm çekmecelere bakmaya, çilingirle kapıyı açmaya ve haciz işlemlerini gerçekleştirmeye hakkı vardır. Borca karşılık gelecek para, kıymetli evraklar, gümüş ya da antika eşyalar, değerli süs ve takı eşyaları haczedilir. Hane halkının yaşaması için gerekli mallar dışındaki eşyalar haczedilir.

Haczedilen Eşyalar Borçluya Ait Olmadığında Ne Yapılır?

Bazı haciz işlemlerinde, haczedilen eşyalar, borçluya ait olmayabilir. İcra takibi ve haciz işlemleri sırasında hacizle alınan eşyaların borçluya ait olmadığı, icra memuruna bildirilerek, haciz tutanağına alınması sağlanır. Haciz yoluyla alınan eşyaların gerçek sahibine durum bildirilir ve bu durumda, eşyaları haczedilen kişi, istihkak davası açma hakkını kazanır. Haksız bildirim yapılmışsa, tazminat ödeme yükümlülüğünün de doğabileceği istihkak davasının, prosedürlerinin doğru şekilde işlemesi için, konusunda uzman ve deneyimli avukat ile açılması önerilir.

İcra Takibi için Mal Beyanında Bulunmak Zorunluluğu Var mıdır?

Mal beyanı; borcu karşılayacak miktardaki mal varlığının net şekilde bildirildiği bir dilekçedir. Bu dilekçede açık adres belirtilmesi zorunludur. Kişinin 10 gün içinde mal beyanında bulunması zorunluluğu vardır. İcra takibi, haciz işlemleri söz konusu olduğunda, takibe konu teşkil edecek alacak miktarı, asgari ücreti geçebilir. Eğer böyle bir durumda mal beyanında bulunulmadığı durumlarda alacaklı kişi, İcra Mahkemesi’ne başvurarak, borçlunun mal beyanında bulunmasına kadar, 3 ayı geçmemek koşuluyla, hapis isteme hakkına sahiptir. Tazyik hapsi olarak geçen bu hapis cezası, borçlunun 3 ay geçmeden mal beyanında bulunmasıyla kaldırılır.

İcra Takibine İtirazın Kaldırılması Davası Açılabilir mi?

Takip başlatıldıktan itibaren ödeme emri tebliğ edilir. Bu ödeme emrine 7 gün içinde itiraz edilerek, takibin durdurulması sağlanır. Alacaklı kişi, 6 aylık süre içinde, itirazın kaldırılması davası açma hakkına sahiptir. Genel mahkemelerde itirazın iptali davası olarak görülen davalarda, 12 aylık süre geçerlidir. Bu süre içinde borç miktarına, teminat yatırılır. Borçlunun dava açabilmesi için, ödeme emrini kaçırmış olmalı ya da takip kesinleşmelidir. Alacaklı kişi de teminat göstererek dava açabilir. Gösterilen teminatlar, davada haksız olan taraftan alınır. Davayı açan kişi haksız ise, teminat geri verilmez. Teminatın yatırılmaması, hâkimin daha samimi bulduğu tarafa, biraz daha süre vermesine kadar gidebilir.

İcra ve Haciz Davalarında Avukata İhtiyaç Var mıdır?

İcra takibi ve haciz işlemleri, tarafların karşılıklı menfaatlerinin korunduğu ve toplumsal yaşamın güvence altına alındığı hukuki ve etik işlemler arasında yer alır. İcra ve haciz davalarında her iki tarafında menfaatine işleyecek şekilde, davaların kısa sürede gerçekleştirilmesi önem kazanır. Aynı zamanda her davada farklı deliller ve bakış açısı bulunur. En ufacık bir detayın bile dava seyrini değiştirdiği bilinir. Alacağınızın en hızlı şekilde tahsil edilmesi ve bu tahsilin hukuka uygun şekilde yapılabilmesi, gerekli itirazların ve dilekçelerin hukuka uygun sürelerde yapılabilmesi için; konusunda uzman ve deneyimli Sivas icra ve haciz avukatı Betül Kesgin ile temasa geçerek, itirazını yapabilir, dava dilekçenizi hazırlayabilir ve dava sürecinizle ilgili prosedürleri, en ayrıntılı şekilde takip edebilirsiniz.