Ceza muhakemesine özgü en önemli kavramlardan biri olan iddianame; süreç boyunca adli mercilerce toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturması halinde, soruşturma evresi sonunda kamu davası açılması istemiyle ilgili mahkemeye sunulmak üzere Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlenen yazı, belgedir.

Kamu Davası Nedir?

Bir bireyin diğer bir bireye veya kuruma yönelik herhangi bir suç işlemesi halinde, suçu işleyen kişinin, söz konusu suçun mağduru veya zarar göreni tarafından yargılanması, cezalandırılması mümkün değildir. Suçun işlenmesiyle birlikte toplum huzuru, kamu vicdanı ve düzeni de zarar görmekte bu kapsamda suç konusu eylem kamuyu da ilgilendirmektedir. Dolayısıyla bir suç işlenmesi halinde toplum ve suçtan zarar görenler adına Cumhuriyet savcısı kamu davası açılması talebinde bulunma görev ve yetkisine sahiptir.

İddianame Düzenlenebilmesi İçin Şüphelinin Savunmasının Alınması Zorunlu Mudur?

Ceza Muhakemesi Kanunu’nda, iddianame düzenlemek için şüphelinin savunmasının alınmasını zorunlu kılan açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle şüphelinin savunması alınmadan da iddianame düzenlenebileceği Yargıtay tarafından kabul edilmektedir. Bununla birlikte Yargıtay, somut olayda şüphelinin savunmasının alınması olayın özelliklerine göre zorunluysa veya savunmayı almak noktasında herhangi fiili bir engel yoksa savunmanın alınarak iddianame tanzim edilmesi gerektiği görüşündedir.  Bu durumda kendisine ulaşılamayan şüpheli hakkında, toplanan deliller kamu davası açılması için “yeterli şüphe” oluşturuyorsa, Cumhuriyet savcısı ifade alma işlemini gerçekleştirmeden de iddianame düzenleyebilecektir.

İddianamenin iadesi nedir?

Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren 15 gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;

a) CMK’nın 170 inci maddesine aykırı olarak düzenlenen,

b) Suçun sübûtuna doğrudan etki edecek mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,

c) Önödemeye veya uzlaştırmaya ya da seri muhakeme usulüne tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaştırma ya da seri muhakeme usulü uygulanmaksızın düzenlenen,

d) Soruşturma veya kovuşturma yapılması izne veya talebe bağlı olan suçlarda izin alınmaksızın veya talep olmaksızın düzenlenen, İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.

Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez. İddianamenin ilgili mahkemeye sunulmasının ardından 15 gün içerisinde iade edilmeyen iddianame mahkemece kabul edilmiş sayılır.

Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez. İddianamenin İade kararlarına karşı sadece Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.

İddianamenin İade Edilemeyeceği Haller Nedir?

İddianamenin iade edilemeyeceği bazı haller vardır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Suçun hukuki nitelendirilmesinden ötürü iddianame iade edilemez. Bu tür durumlarda sanığa ek savunma hakkı verilir.
  • İddianamenin sunulmasından sonra 15 gün içerisinde iade edilmeyen iddianame bir daha iade edilemez.
  • Suçun niteliği değiştikten sonra görevsizlik (asliye ceza – ağır ceza) sorunu çıksa dahi iddianame iade edilemez.
  • Yargıtay uygulamasında mahkemenin yetkisizlikten ötürü iddianameyi iade edemeyeceği kararları yer alır. Görev ve yetkiye ilişkin iddianamenin iadesi haricinde mahkeme sonradan kendisi karar verebilecektir.

İddianamenin Taraflara Tebliğ Edilir Mi?

İddianame kabulü sonrasında artık kamu davası açılır ve kovuşturma evresi başlar. Çağrı kaydıyla beraber sanığa gönderilir. Eğer ki sanık tutuklu değil ise herhangi bir mazeret olmasan gelmemesi üzerine zorla getirileceği bildirisi de bu tebligata eklenir.

Mahkeme İddianame ile Bağlı Mıdır?

Ceza Muhakemesi Kanunu 225 numaralı madde düzenlemesine göre mahkemenin verecek olduğu hüküm sadece iddianamede bulunan suç, fail ve fillere ilişkindir. Bu da demek oluyor ki mahkeme iddianame ile bağlıdır. İddianame, yargılamanın sınırlarını belirlemektedir.

Fakat bazı hallerde suçun vasfında değişiklik olabilir. Savcı ilgili bir suçtan hazırlamıştır iddianameyi ama mahkeme yargılama esnasında esasen farklı bir suçun işlendiğini fark etmiş olabilir. Mesela cinsel taciz şeklinde hazırlanan bir iddianame, sonrasında cinsel saldırı olarak belirlenebilir.

Bu tarz gelişmelerde ise genellikle yeni bir iddianame düzenlenir. Kimi zaman da sanığa ek savunma hakkı verilir. Bazen ise sanığın savunmasının alınmasına gerek kalmaz. Bunlar çoğunlukla suçun niteliğinin başka bir suça dönüşmesi gibi nedenlerden kaynaklanmaktadır.

İddianamenin Değerlendirilmesi Sonrası Açılış Nedir?

İddianamenin değerlendirilmesi sonrası açılış ceza soruşturma aşamasında e-devlet veya UYAP sistemi kontrol edildiğinde görülebilen bir ifadedir. İddianamenin değerlendirilmesi sonrası açılış ifadesi savcının iddianame hazırlayarak hakime sunduğu, hakimin soruşturma dosyasını değerlendirip kabul ederek ceza davası açıldığı anlamına gelir. Bu aşamadan sonra soruşturma aşaması bitip kovuşturma yani ceza mahkemesinde yargılama aşamasında geçilmiştir.

İddianame Ne Kadar Sürede Hazırlanır?

İddianame hazırlama süresi, delillerin toplanması, keşif yapılması, ifade alma vb. soruşturma işlemlerinin sayısı ve yoğunluğuna bağlı olmak üzere değişmektedir.

Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre savcılık tarafından iddianame yazılmasına ilişkin düzenleyici bir süre bulunmamaktadır. Bu nedenle, yasal olarak belli bir süreyle sınırlı olmamakla birlikte her soruşturmanın özelliği de dikkate alınarak iddianamenin makul bir sürede hazırlanması gerekir.