Etkin pişmanlıktan yararlanmak için beyanda bulunan şüpheli veya sanığın, beyanları tek başına mahkumiyete yeterli değildir. Beyan delili mutlaka maddi bir delille doğrulanmalıdır. Dosya kapsamında sırf beyan delilinin bulunması, bu delilin herhangi başka bir somut delil ile desteklenmemesi halinde mahkumiyet kararı verilemez. Yargıtay yerleşik içtihatları ile bu şekilde bir duruş sergilemektedir:
T.C. YARGITAY 16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2944
Karar No: 2018/2741
Karar Tarihi: 12.09.2018
YARGITAY KARARI Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç: Silahlı terör örgütüne yardım etme
Hüküm: TCK’nın 314/3, 220/7, 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, 53, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
İtirafçı sanık olup tanık sıfatı ile dinlenilen, etkin pişmanlıktan yararlanmak için sanık aleyhine beyanda bulunma hususunda hukuki menfaati bulunun … isimli kişinin anlatımı tek başına hükme esas alınamayacağından;
Suçun sübutuna eses alınan delilin güvenilirliğinin denetlenmesi bakımından, UYAP sorgulamasında … hakkında Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/924 sayılı halen açık gözüken soruşturma dosyasının incelenmesinden sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükmün BOZULMASINA, 12.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.